Kilo Verememe Nedenleri – Neden Kilo Veremiyorum?
Kilo Vermek İçin Diyet Yapıyorum Ama Kilo Veremiyorum
Diyet, her insanın hayatı boyunca mutlaka bir kere de olsa denediği bir eylemdir. Diyet, kilo almak, kilo vermek ya da sağlıklı beslenmek için uygulanan beslenme programlarıdır.
Kilo vermek amacıyla tercih edilen diyetler ise çoğu zaman kalori kısıtlayıcı bir beslenme planını içermektedir. Peki ya kilo verememe sebeplerinizi hiç düşündünüz mü? Ya da beslenme programınızda yaptığınız kaçamakların sizlere kilo aldırdığını mı düşünüyorsunuz? Bunların tüm cevabı için içeriğimizi okuyabilirsiniz. Böylece neden kilo veremediğinizi detaylı bir şekilde öğrenebilirsiniz
Kilo Kaybı Takıntısı
Kilo kaybı elbette ki çoğu zaman bir hedef, bir amaçtır. Herkes hayatı boyunca kilo alır ve verir. Bu dönemsel olarak değişebilen bir unsurdur. Peki ya bunun takıntı haline gelmesi? Kilolu olan bireylerde sıklıkla rastlanan bu takıntı, psikolojik olarak kişiyi oldukça büyük etkisi altına alabilmekte ve maalesef ki, Anoreksiya Nervoza ya da bulimia nevroza ile sonuçlanabilmektedir. Daha da kötüsü, kişilerin kendini aç bırakmasına neden olmakta, bunu bir cezalandırma yöntemi olarak kullanmasına sebep olabilmektedir. Bu nedenle sağlıklı kilo kaybı sağlamak, kişilerin ilk hedefi olmalıdır.
Kilo Verememek Bir Hastalık Belirtisi Olabilir mi?
Her zaman olmasa da bazı durumlarda kilo kaybı maçıyla yapılan diyet ve sporların işe yaramaması bir hastalık belirtisi olabilmektedir. Bu çoğu zaman insülin direncidir. İnsülin direnci; kilo vermemizi engellediği gibi, ilerde potansiyel diyabet hastası olma riski de taşımaktadır. Diyet ve spora rağmen kilo vermekte zorlanan bireylerin mutlaka insülin direncini kontrol ettirmesi gerekir. Bu bazı ilaçların kullanımı ile beraber spor ve diyet yapmanız halinde kilo vermenizi sağlayacaktır. İnsülin direnci, genetik olarak sahip olduğunuz bir hastalık olabilirken, çocuk yaşlarda kullandığınız bazı ilaçların bir etkisi olarak da karşınıza çıkabilir.
Kilo Vermenizi Engelleyen Nedenler
Genler
Dirençli kilo, aile bireylerinizden alabileceğiniz bir tür gendir. Vücut kitle indeksi, 35 ve üzeri olan, 1. Derece akrabaları olan kişilerin kilo almaya daha yatkın olduğu bir gerçektir. Bununla birlikte bu kişilerin kilo verme süreci de uzun sürmektedir. Bu nedenle, kişiler, aşırı yağlı ve şekerli besinlerden kaçınsalar da bazen kilo veremezler. Bu durumda ise deneyimli bir diyetisyenden destek almak daha doğru olacaktır. Dirençli kiloya sahip kişiler, hayatlarını kilolu geçirecekler diye de bir şey söylemek doğru olmayacaktır. Bu sorun sadece hastaların daha uzun bir sürede kilo kaybı yaşamalarına neden olacaktır.
Ceza Diyetleri
Kilolardan kurtulmak bazen gerçekten zor olabilmektedir. Özellikle de dışarıdan alınabilen sağlıksız ancak bir o kadar da lezzetli hazır gıdalara ulaşımın kolay olması, diyeti zorlaştıran bir durumdur. Bu da hastaların kendilerini tutamadıkları için cezalar vermesine neden olmaktadır. Oldukça zararlı olan bu diyet yöntemi, kişinin kendini aç bırakmasını içermektedir. Bu da elbette ki devamlı ve sağlıklı bir diyet olmadığı için pek çok sağlık sorununun ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Hatta hastalar düzenli bir beslenme planına sahip olmadığı için de metabolizması yavaşlamakta ve kişilerin kilo vermesi daha da zorlaşmaktadır. Bu da Bir süre sonra, baş ağrısı, sinirlilik hâli, yorgunluk, bulantı, kabızlık, düşük tansiyon, kalp ritminde bozukluk, kansızlık ve depresyon gibi pek çok duruma sebebiyet verebilir. Cezalı diyetlerin bir diğer olumsuz yanı ise, sizlerin de bildiği gibi, yasaklara duyulan cazibedir. Yasak olan her şey, kişiye daha cazip gelir. Bu da hastaların kısıtladıkları besinlere karşı daha fazla istek duymasına bir süre bu besinler ile beslenmesine neden olmaktadır. Bu da elbette ki daha fazla kalori alımı ile sonuçlanan bir diyete dönüşmektedir.
Bazı İlaçların Kullanımı
Depresyon tedavisinde kullanılan bazı sakinleştirici ilaçların içinde bulunan maddeler, hatsaların midelerinde bulunan açlık hormonunun daha fazla hissedilmesine neden olabilmektedir. Bu da hastaların mideleri dolu olsa da aç hissetmesine neden olabilen bir durumdur. Bunun yanı sıra, Kortizon içeren ilaçlar da kilo vermeyi yavaşlatmakta ve kişinin diyet yapmasını zorlaştırabilmektedir. Bu nedenle de tedavi amacıyla kullanılan bu tür ilaçlar mutlaka doktor kontrolünde bırakılmalıdır
Menopoz dönemi
Kişilerin yaşlarının ilerlemesi ile, hormonlarındaki değişiklik, vücudun ihtiyaç duyduğu enerji miktarında azalma olur. Hatta bu halk arasında yaşı oturmak olarak da kullanılır. Yaşın ilerlemesi ile insanların daha fazla hareketsiz kalmayı istemesi de tam da bu nedene bağlıdır. Bazal metabolik hızın azalmasına sebep olan östrojen miktarındaki azalmanın yaşandığı bu dönemde yağlanma artar ve besin gereksinimleri de farklılaşır. Bu durum oldukça sık karşılaşılan bir durum olduğu için, uzman diyetisyenler bununla kolayca başa çıkabilir ve hastalara verdikleri özel programlar ile kilo vermesini sağlayabilirler
Polikistik over sendromu
Yüz ve vücutta tüylenme, sivilce, adet düzensizliği ya da adet yokluğu, kısırlık ve kilo alma belirtileri ile görülen kronik bir endokrin hastalığı olan polikistik over sendromu kilo vermeyi zorlaştırır. Beslenme tedavisi ve egzersiz programına uyum sağlamakta zorlanılan hastalık kişinin vücut ağırlığının artmasına neden olur. Buna bağlı olarak vücutta bulunan yağ dokusu artar. Bu da hastalığın hem sebebi hem de sonucu olan hormonal dengesizliği oluşturur. Bu yüzden diyetisyen tarafından kişiye özel olarak hazırlanan beslenme programının takip edilmesi son derece önemlidir.