1. Giriş: Erken Boşalma Nedir ve Neden Önemlidir?

1.1. Erken Boşalmanın Genel Tanımı ve Yaygınlığı

Erken boşalma (Prematür Ejakülasyon – PE), erkeklerde en sık rastlanan cinsel işlev bozukluklarından biridir. Bu durum, cinsel birleşme esnasında boşalmanın kişinin veya partnerinin istediğinden daha erken ve kontrolsüz bir şekilde gerçekleşmesidir. Erkek, cinsel ilişki başlamadan veya ilişkiye girdikten saniyeler sonra boşalabilir. Dünya genelinde 18-70 yaş arası erkeklerin yaklaşık %25’ini etkilediği belirtilmekle birlikte , bazı kaynaklar her 10 erkekten 7’sinin hayatının en az bir döneminde bu sorunu yaşadığını ifade ederek durumun oldukça yaygın olduğuna işaret etmektedir. Bu farklılık, klinik olarak tanımlanmış erken boşalma ile bireylerin zaman zaman deneyimlediği veya kişisel olarak erken algıladığı boşalma arasındaki ayrımı ortaya koymaktadır. Bu durum, cinsel sağlık alanında yaygın bir endişe kaynağıdır ve sadece dar bir klinik tanı kapsamındaki bireyleri değil, çok daha geniş bir kesimi etkilemektedir.  

1.2. Birey ve İlişki Üzerindeki Etkileri

Erken boşalma, sadece fiziksel bir sorun olmanın ötesinde, bireyin ve partnerinin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Erkeklerde yoğun stres, kaygı, suçluluk, utanç, depresyon, moral bozukluğu ve özgüven kaybına yol açabilir. Bu durum, cinsel ilişkiden kaçınma eğilimine ve hatta sertleşme problemlerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Cinsel tatminin azalması, kişinin kendine olan özgüvenini kaybetmesine ve yeni bir duygusal ilişki yaşama konusunda tereddüt etmesine yol açabilir.  

Partnerler arasında ise cinsel tatminsizlik, orgazm olamama, cinsel istekte düşüş, gerilim, memnuniyetsizlik, içsel öfke ve ilişki çatışmaları gibi dramatik sonuçlar doğurabilir. Uzamış erken boşalma durumlarında ve tedavi edilmemiş vakalarda, günlük aile içi iletişim de olumsuz etkilenebilir ve hatta boşanma sebebi bile olabilir. Bu durumun, cinsel işlevle ilgili bir sorundan ziyade, bireyin ruh sağlığı, özgüveni ve partnerle olan ilişkisi üzerinde zincirleme bir etki yarattığı gözlemlenmektedir. Cinsel tatminsizlik, kaygı ve utanç gibi olumsuz duygular bir kısır döngü oluşturarak, bireyin cinsellikten soğumasına, ilişkiden kaçınmasına ve partnerden uzaklaşmasına neden olabilir. Bu karmaşık etkileşim, erken boşalmanın sadece bir “performans” sorunu değil, aynı zamanda derin psikolojik ve ilişkisel sonuçları olan bütüncül bir biopsikososyal durum olduğunu ortaya koymaktadır.  

2. Erken Boşalmanın Tanımı ve Tanı Kriterleri

Erken boşalma, uluslararası sağlık kuruluşları ve tanı kılavuzları tarafından belirli kriterlere göre tanımlanır. Bu kriterler, sadece boşalma süresini değil, aynı zamanda bireyin boşalma üzerindeki kontrolünü ve yaşadığı psikolojik sıkıntıyı da dikkate alır.

2.1. Klinik ve Bilimsel Tanımlar

Erken boşalma, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı (DSM-5) ve Hastalıkların Uluslararası Sınıflandırması (ICD-10) gibi uluslararası tanı kılavuzlarında tanımlanmış bir cinsel işlev bozukluğudur. Bilimsel adı “prematür ejakülasyon”dur.  

  • DSM-5 (2013) Tanımı: Kalıcı veya tekrarlayan boşalma paterni, vajinal penetrasyonu takip eden yaklaşık 1 dakika içinde, kişinin isteği dışında gerçekleşir. Bu durumun en az altı ay sürmesi ve cinsel aktivitenin neredeyse tamamında (%75–100) yaşanması gerekir. Ayrıca, bireyde klinik olarak anlamlı sıkıntıya neden olmalı ve cinsel olmayan bir zihinsel bozukluk, ciddi ilişki sıkıntısı, madde veya ilaç kullanımı ya da başka bir tıbbi duruma bağlı olmamalıdır.  
  • ICD-10 Tanımı: Cinsel ilişkiden yeterli düzeyde zevk alacak kadar boşalmayı geciktirememe halidir. Boşalmanın cinsel birleşmeden hemen önce ya da birleşmenin hemen sonrasında veya birleşmeyi sağlayacak düzeyde yeterli ereksiyon olmadan meydana gelmesidir. Bir zaman sınırı verilmek istenirse, birleşmenin başlangıcından sonraki 15 saniye içerisinde ejakülasyonun olması durumu olarak belirtilmiştir. Sorunun, cinsel aktiviteden uzun süre uzak kalmanın sonucu olmaması gerektiği de bu tanımın bir parçasıdır.  
  • Uluslararası Cinsel Tıp Derneği (ISSM) Tanımı (2014): Her zaman veya neredeyse her zaman vajinal penetrasyonların tümünde boşalmayı geciktirememe veya kontrol edememe durumudur. Genel klinik değerlendirmelerde, 1-2 dakika veya altında gerçekleşen boşalma erken boşalma olarak kabul edilebilir. Ağır derecede erken boşalma 54 saniyeden önce, kuvvetle muhtemel sorun ise 54-78 saniye arasında boşalma olarak belirtilmiştir.  

Bu tanı kriterlerinin zaman içindeki gelişimi, ICD-10’un daha katı 15 saniyelik kuralından DSM-5’in 1 dakikalık eşiğine ve ISSM’in “kontrol kaybı” ve “sıkıntı” vurgusuna doğru bir değişimi yansıtmaktadır. Bu değişim, erken boşalmanın sadece zamana dayalı bir tanımlamadan, bireyin öznel deneyimini ve ilişkisel etkilerini de içeren daha bütüncül bir anlayışa doğru evrildiğini göstermektedir. Bu nedenle, bir tanının konulmasında sadece bir kronometreye bakmak yeterli değildir; bireyin ve partnerinin yaşadığı tatminsizlik ve kontrol algısı da büyük önem taşımaktadır. Bu anlayış, tanının sadece sayısal bir eşik değil, aynı zamanda bireyin yaşam kalitesi üzerindeki olumsuz etkileri de göz önünde bulundurularak yapılması gerektiğini vurgular.  

2.2. Primer (Yaşam Boyu) ve Edinilmiş Erken Boşalma Ayrımı

Erken boşalma, başlangıç zamanına ve seyrine göre farklı tiplere ayrılır, bu da tedavi yaklaşımlarını etkileyebilir.

  • Primer (Birincil) Erken Boşalma: Kişilerin ilk cinsel deneyimlerinden itibaren yaşadığı, uzun süredir devam eden erken boşalma olarak tanımlanır. Bu tipin genellikle nörobiyolojik ve genetik faktörlere bağlı olduğu düşünülmektedir. Yaşam boyu süren erken boşalmanın tedavisi, sonradan ortaya çıkan tiplere göre daha zorlayıcı olabilir.  
  • Edinilmiş (İkincil) Erken Boşalma: Daha önceden normal boşalma öyküsü olan kişilerde sonradan ortaya çıkan, gecikme süresinde klinik olarak anlamlı ve rahatsız edici bir azalma ile karakterizedir. Bu tür boşalmanın altta yatan bir tıbbi veya psikolojik nedene bağlı olduğu sıklıkla görülür; örneğin prostat iltihapları gibi tıbbi durumlar bu duruma yol açabilir. Edinilmiş erken boşalma, altta yatan nedenin tedavi edilmesiyle yüz güldürücü sonuçlar verebilir.  
  • Değişken Erken Boşalma: Cinsel ilişkiden ilişkiye boşalma süresinin farklılık göstermesi durumudur. Bazen normal sürede, bazen erken boşalma yaşanır; çevresel veya psikolojik etkenler bu dalgalanmada belirleyici olabilir.  
  • Subjektif Boşalma Disfonksiyonu: Bu durumda kişi, uzun süre cinsel birliktelik sürdürmesine ve süre olarak 1 dakikadan daha uzun boşalmasına rağmen, cinsel birliktelikten ve boşalmadan yeterli ve tatmin edici bir haz alamamaktadır. Altta yatan sebep çoğunlukla psikojenik bir faktördür.  

Erken boşalmanın primer ve edinilmiş tipleri arasındaki ayrım, tanı sürecinde ve tedavi stratejilerinin belirlenmesinde kritik bir rol oynar. Primer erken boşalma genellikle biyolojik yatkınlıkları işaret ederken, edinilmiş erken boşalma altta yatan, tedavi edilebilir bir tıbbi veya psikolojik tetikleyiciye işaret edebilir. Bu sınıflandırma, daha hedefe yönelik ve etkili tedavi yaklaşımlarının geliştirilmesine olanak tanır.  

Table 1: Erken Boşalma Tanı Kriterleri Karşılaştırması (DSM-5 ve ICD-10)

KriterDSM-5 (2013) TanımıICD-10 (F52.4) Tanımı
Boşalma SüresiVajinal penetrasyonu takiben yaklaşık 1 dakika içinde.  Cinsel birleşmeden hemen önce veya hemen sonra; veya birleşmenin başlangıcından sonraki 15 saniye içinde.  
Kontrol KaybıBoşalmanın kişinin isteği dışında gerçekleşmesi ve geciktirilememesi.  Boşalmayı yeterli düzeyde zevk alacak kadar geciktirememe hali.  
SıklıkCinsel aktivitenin neredeyse tamamında veya tamamında (yaklaşık %75–100) yaşanır.  Belirtilmemiş, ancak “yeterli düzeyde zevk alacak kadar geciktirememe” vurgusu sürekliliği ima eder.
SüreklilikEn az altı ay sürmesi.  Sorunun, cinsel aktiviteden uzun süre uzak kalmanın sonucu olmaması.  
Psikolojik Etki (Sıkıntı, Kaygı vb.)Bireyde klinik olarak anlamlı sıkıntıya neden olması.  Cinsel ilişkiden yeterli düzeyde zevk alamama hali.  
Diğer Durumlarla İlişki (Madde, İlaç, Tıbbi Durum)Cinsel olmayan zihinsel bozukluk, ciddi ilişki sıkıntısı, madde/ilaç kullanımı veya başka tıbbi duruma bağlı olmaması.  Belirtilmemiş, ancak “cinsel aktiviteden uzun süre uzak kalmanın sonucu değildir” ifadesi dışlama kriteri sunar.  

3. Erken Boşalmanın Nedenleri

Erken boşalma, genellikle tek bir nedene bağlı olmayıp, psikolojik, fizyolojik ve davranışsal faktörlerin karmaşık bir etkileşimi sonucunda ortaya çıkar. Bu faktörlerin anlaşılması, etkili bir tedavi planı oluşturmanın temelini oluşturur.  

3.1. Psikolojik Faktörler

Psikolojik durumlar, erken boşalmanın hem nedeni hem de sonucu olabilir, bu da bir kısır döngü yaratır.

  • Performans Kaygısı ve Stres: Cinsel birliktelik sırasında yaşanan performans kaygısı, stres, anksiyete ve endişe, erken boşalmanın en yaygın psikolojik nedenlerindendir. Bireyin “yine boşalacağım ve rezil olacağım” gibi düşünceleri, bir korku-anksiyete-erken boşalma döngüsü yaratarak klinik durumu ağırlaştırabilir. Yoğun iş hayatı ve genel yaşam stresi de bu durumu tetikleyici rol oynayabilir.  
  • Depresyon ve Özgüven Sorunları: Depresyon, mutsuzluk, umutsuzluk, suçluluk hisleri gibi durumlar cinsel sorunlara yol açabilir ve erken boşalmayı tetikleyebilir. Aynı şekilde, erken boşalmanın kendisi de depresyon ve kaygıya neden olabilir. Kişinin vücuduna veya cinsel performansına dair düşük özgüveni de erken boşalmaya katkıda bulunur.  
  • İlişki Dinamikleri ve İletişim Eksikliği: Partnerle rahat hissedilememesi, çiftler arasındaki iletişim sorunları, tartışmalar, anlaşmazlıklar ve duygusal gerilimler erken boşalmayı tetikleyebilir. Partnerin aşağılayıcı veya baskıcı tutumu da performansa bağlı endişeleri artırabilir.  
  • Cinsel Geçmiş ve Deneyim: İlk cinsel deneyimin çok erken veya geç yaşta yaşanması, cinsel istismar öyküsü veya travmatik cinsel deneyimler erken boşalmaya zemin hazırlayabilir. Cinsellik eğitimi eksikliği, bilgi kirliliği ve boşalma süresiyle ilgili toplumsal mitler de kaygı düzeyini yükseltebilir. Toplumda boşalma süresi ile erkeklik arasında kurulan paralellik, bireylerin yaşadığı kaygıyı artırabilmektedir.  

Psikolojik sıkıntı (anksiyete, depresyon) ile erken boşalma arasındaki güçlü iki yönlü ilişki, bu durumun sadece fiziksel bir semptom olmadığını, aynı zamanda zihinsel sağlığın da önemli bir göstergesi olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, altta yatan zihinsel sağlık sorunlarını ele almadan sadece fiziksel semptomları tedavi etmek, sorunun tekrarlamasına veya tam olarak çözülememesine yol açabilir. Toplumsal ve kültürel faktörlerin bireyin cinsel performans algısını ve kaygı düzeyini nasıl şekillendirdiği de bu durumun sadece kişisel değil, aynı zamanda kültürel olarak da etkilendiğini ortaya koymaktadır.  

3.2. Fizyolojik/Biyolojik Faktörler

Erken boşalmaya yol açabilen çeşitli fizyolojik ve biyolojik nedenler bulunmaktadır.

  • Hormonal Dengesizlikler: Serotonin düşüklüğü, tiroid bezinin düzgün çalışmaması (hipertiroidi veya hipotiroidi) ve testosteron eksikliği gibi hormonal sorunlar erken boşalmaya neden olabilir. Özellikle beyindeki serotonin seviyelerindeki azalma ve reseptör dengesizlikleri, boşalma refleksinin nörobiyolojik düzenlemesinde önemli rol oynar.  
  • Ürolojik ve Enflamatuar Durumlar: Prostat veya üretrada iltihap ya da enfeksiyon (prostatit) gibi kronik inflamasyon hastalıkları erken boşalmaya sebep olabilir. Uzun süre cinsel ilişkiye girmeyen kişilerde veya yeni partneri olan kişilerde de prostatit ile ilişkilendirilebilir. Boşalma sırasında ağrı gibi belirtiler, genital yollarda enfeksiyon veya prostat iltihabına işaret edebilir.  
  • Nörolojik ve Damarsal Problemler: Sinir sistemiyle ilgili problemler, beyin damarlarında oluşan sorunlar veya hipofiz beziyle ilgili sorunlar erken boşalmaya yol açabilir. Kalp ve damar rahatsızlıkları gibi damar tıkanıklığı ve kan akışı problemleri de fizyolojik nedenler arasındadır.  
  • Genetik Yatkınlık: Bazı durumlarda genetik faktörler, özellikle 5-HTTLPR geninin polimorfizmleri gibi, erken boşalmaya yatkınlığı artırabilir.  
  • Erektil Disfonksiyon (Sertleşme Sorunu): Erken boşalma ile sertleşme sorunu sıklıkla bir arada görülebilir. Yetersiz ereksiyonu olanlarda, ereksiyonu sürdürme kaygısı nedeniyle boşalmayı geciktirme kontrolü zorlaşabilir ve bu durum nispi olarak erken boşalmaya yol açabilir.  

Fizyolojik nedenlerin geniş yelpazesi, hormonal dengesizliklerden enfeksiyonlara ve nörolojik sorunlara kadar uzanmaktadır. Bu durum, semptomları tedavi etmeden önce altta yatan fiziksel koşulun belirlenmesi ve ele alınması için bir uzman (örneğin ürolog veya androlog) tarafından kapsamlı bir tıbbi değerlendirmenin önemini vurgulamaktadır. Sertleşme sorunu ile erken boşalmanın bir arada bulunması, birinin diğerini tetikleyebileceği önemli bir nedensel bağlantıdır; bu da performans kaygısının erken boşalmaya doğrudan katkıda bulunabileceğini göstermektedir.  

3.3. Davranışsal ve Yaşam Tarzı Faktörleri

Bazı davranışsal alışkanlıklar ve yaşam tarzı seçimleri de erken boşalmanın ortaya çıkmasında veya şiddetlenmesinde rol oynayabilir.

  • Tecrübesizlik ve Öğrenilmiş Davranışlar: Özellikle genç ve ilk kez cinsel ilişkiye giren erkeklerde tecrübesizlik ve performans endişesi erken boşalmaya yol açabilir. Belirli bir hızda veya uyaranlarla yapılan hızlı mastürbasyon alışkanlıkları, partnerli ilişkilerde boşalma kontrolünün sağlanamamasına sebep olabilir. Cinselliğin toplumda “ayıp” veya “günah” gibi kültürel düşüncelerle ilişkilendirilmesi, cinsel davranışın aceleci bir şekilde sonlandırılması gerektiği fikrini beraberinde getirebilir ve zamanla davranışsal bir alışkanlığa dönüşebilir.  
  • Alkol ve Sigara Kullanımı: Alkol, sinir sistemini baskılayarak geçici olarak cinsel tepkileri ve duyarlılığı azaltabilir, ancak uzun vadede erken boşalmaya sebep olabilir. Sigara kullanımı ise damar daralmasına yol açarak genel sağlığı ve cinsel performansı olumsuz etkileyebilir. Düşük doz alkolün erken boşalmayı önleyebileceği yönünde bir görüş olsa da, yüksek dozların ereksiyonu engelleyebileceği belirtilmiştir.  
  • Uyku Düzeni ve Fiziksel Aktivite: Yetersiz veya kalitesiz uyku, aşırı stresli yaşam tarzı ve düşük fiziksel aktivite düzeyi erken boşalmayı ağırlaştırabilir. Düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme, genel kan dolaşımını ve hormon dengesini iyileştirerek cinsel performansı olumlu yönde etkileyebilir.  
  • İlaç Kullanımı: Üst solunum yolları enfeksiyonlarında verilen sempatik sinir sistemini uyaran bazı ilaçlar erken boşalmaya neden olabilir. Psikoaktif maddeler de denetim eksikliğinden kaynaklanan durumlara yol açabilir.  

Yaşam tarzı faktörleri genellikle ikincil olarak düşünülse de, erken boşalmaya önemli ölçüde katkıda bulunabilir veya durumu kötüleştirebilir. “Rekabetçi, sosyal alanda ve mesleğinde hırslı, sabırsız” gibi kişilik özelliklerinin erken boşalmaya yatkınlığı artırdığı belirtilmektedir. Bu durum, sadece akut kaygının değil, aynı zamanda stresle başa çıkma mekanizmalarının ve genel kişilik yapısının da erken boşalmada rol oynadığını göstermektedir. Bu nedenle, genel iyi oluş ve kişilik özelliklerinin ele alınması da cinsel teknikler kadar önemli olabilir.  

4. Ne Zaman Doktora Başvurulmalı?

Erken boşalma, birçok erkek için utanç verici bir konu olabilir ve bu nedenle doktora başvurmaktan çekinme yaygındır. Ancak, bu durum tedavi edilebilir bir sağlık sorunudur ve zamanında profesyonel yardım almak, hem bireyin hem de ilişkisinin sağlığı için kritik öneme sahiptir.  

4.1. Belirtilerin Şiddeti ve Sıklığı

Erkeklerde görülen erken boşalma en sık görülen cinsel sağlık problemlerinden biri olmasına rağmen, doktora başvurma oranı, toplumda görüldüğü kadar sık değildir. Bunun nedenleri arasında hastaların bu durumu bir sorun olarak değerlendirmemesi, doktora gelmekte tereddüt etmesi, ayıp, günah veya utanılacak bir sorun olarak görmesi yer alır. Bu utanç bariyeri, birçok kişinin sessizce acı çekmesine neden olmakta ve kişisel ile ilişkisel sonuçların kötüleşmesine yol açmaktadır.  

Ancak, boşalmanın vajinal penetrasyon öncesinde veya 1 dakika içinde gerçekleşmesi, boşalmayı geciktirmede sürekli zorluk yaşanması ve bu durumun kişisel hayal kırıklığı, stres, kaygı, utanç veya ilişki sorunlarına yol açması durumunda tıbbi yardım aranmalıdır. Özellikle boşalma sonrası sertleşmenin sürdürülememesi veya hemen kaybolması da önemli bir belirtidir. Eğer erken boşalma sorunu uzun süredir devam ediyorsa (en az altı ay ve ilişkilerin %75-100’ünde yaşanıyorsa) ve yaşam kalitesini olumsuz etkiliyorsa, profesyonel destek almak önemlidir. Bu belirtiler, bireyin cinsel yaşamında kontrol kaybı hissiyle birlikte seyreder ve sadece fiziksel değil, aynı zamanda duygusal bir sorun olduğunu da ortaya koyar.  

4.2. Hangi Uzmanlık Alanlarına Başvurulmalı?

Erken boşalma sorununda ilk başvurulacak uzmanlık alanları genellikle Üroloji veya Androloji uzmanlarıdır. Androloji, ürolojinin bir alt dalı olup erkek üreme sağlığı ve cinsel işlev bozuklukları konusunda daha derinlemesine bilgi ve tecrübeye sahiptir. Ürologlar, fiziksel değerlendirme yaparak altta yatan organik nedenleri (prostat enfeksiyonu, hormonal bozukluklar vb.) araştırır ve uygun tedaviyi belirler. Örneğin, sonradan ortaya çıkan erken boşalmalarda prostat iltihapları gibi tıbbi nedenler araştırılır ve tedavi ile yüz güldürücü sonuçlar alınabilir.  

Fiziksel değerlendirme tamamlandıktan sonra veya altta yatan nedenin psikolojik olduğu düşünülüyorsa, Psikiyatri uzmanı veya Klinik Psikolog eşliğinde cinsel terapiye başvurulması faydalı olabilir. Cinsel terapistler, bireysel veya çift terapileri ile psikolojik faktörleri ve ilişki sorunlarını ele alırlar. Erken boşalma tedavisinde anksiyete-korku sarmalından çıkılması gerektiği ve performans anksiyetesi, başaramama korkusu gibi durumların ele alınması gerektiği vurgulanmaktadır.  

Erken boşalma tedavisinde multidisipliner bir yaklaşım benimsenmesi, yani üroloji/androloji, psikiyatri ve cinsel terapi uzmanlarının iş birliği yapması, optimal sonuçlar için kritik öneme sahiptir. Bu yaklaşım, erken boşalmanın genellikle tek bir nedene bağlı olmayıp, fiziksel ve psikolojik faktörlerin karmaşık bir etkileşimi sonucu ortaya çıktığını kabul eder. Bu nedenle, hastaların tüm yönleriyle değerlendirilmesi ve tedavi edilmesi, daha kapsamlı ve sürdürülebilir iyileşmeler sağlamaktadır.  

5. Erken Boşalma Tedavi Yöntemleri

Erken boşalma tedavi edilebilir bir cinsel işlev bozukluğudur ve tedavi yöntemleri genellikle altta yatan nedenlere göre kişiye özel olarak belirlenir. Tedaviler, davranışsal teknikler, psikolojik terapiler, farmakolojik müdahaleler ve yaşam tarzı değişikliklerini içeren geniş bir yelpazeyi kapsar.  

5.1. Davranışsal Teknikler

Davranışsal teknikler, boşalma kontrolünü artırmayı ve cinsel ilişki süresini uzatmayı hedefler. Bu teknikler genellikle cinsel terapinin bir parçası olarak öğretilir ve evde uygulanabilir, bu da bireylere kendi tedavilerinde aktif rol alma fırsatı sunar.  

  • Dur-Başla (Stop-Start) Tekniği: Bu teknikte, cinsel uyarılma sırasında boşalma hissi geldiğinde aktivite durdurulur, birkaç saniye beklenir ve boşalma hissi geçtikten sonra tekrar başlanır. Bu yöntem, erkeğin boşalma eşiğini tanımasına ve kontrol etmesine yardımcı olur.  
  • Sıkma (Squeeze) Tekniği: Boşalma hissi yaklaştığında, partnerin penisin baş kısmını (glans) ereksiyonun bir kısmı kaybolana kadar sıkması veya erkeğin kendisinin bu bölgeye bastırması yöntemidir. Bu teknik, boşalma refleksini ertelemeye yardımcı olarak kontrolün yeniden kazanılmasına katkıda bulunur.  
  • Pelvik Taban Kas Egzersizleri (Kegel Egzersizleri): Pelvik taban kaslarının zayıf olması erken boşalmaya katkıda bulunabilir. İdrar tutmayı sağlayan kaslar olarak da bilinen bu kasların güçlendirilmesi, boşalmayı geciktirmeye yardımcı olabilir. Bu egzersizlerin günde 3 set halinde 10 tekrar yapılması önerilir.  
  • İlişki Öncesi Mastürbasyon: Cinsel birleşmeden 2-3 saat önce mastürbasyon yapmak, penisin duyarlılığını azaltarak ve boşalma eşiğini yükselterek cinsel birleşme sırasında boşalmayı geciktirebilir.  
  • Pozisyon Değişiklikleri ve Düşünce Yönlendirme: Cinsel birleşme anında erkeğin pozisyonunu değiştirmesi veya boşalma hissi geldiğinde dikkati başka şeylere yönlendirmek (örneğin 10’a kadar saymak, gün içinde ne yediğini düşünmek) boşalmayı ertelemeye yardımcı olabilir. Bu teknikler, cinsel uyarımın yoğunluğunu azaltarak kontrol sağlamayı amaçlar.  
  • Prezervatif Kullanımı: Özellikle kalın veya geciktirici etkili prezervatifler, penis hassasiyetini azaltarak boşalma süresini uzatabilir.  

Davranışsal teknikler, bireylere kendi bedenleri üzerinde kontrol kazanma konusunda somut araçlar sunar ve tanının temelini oluşturan “kontrol kaybı” sorununa doğrudan yanıt verir. Farmakolojik olmayan doğaları gereği, genellikle güvenli ve ilk basamak tedavi olarak tercih edilirler. Bu tekniklerin etkinliği, genellikle psikolojik destekle birleştiğinde artmaktadır, çünkü altta yatan kaygı bu tekniklerin başarılı bir şekilde uygulanmasını engelleyebilir. Bu durum, davranışsal yöntemlerin sadece fiziksel bir beceri setinden ibaret olmadığını, aynı zamanda bireyin zihinsel durumunun da başarıda önemli bir rol oynadığını göstermektedir.  

Table 2: Başlıca Davranışsal Teknikler ve Uygulama Yöntemleri

Teknik AdıUygulama YöntemiAmaç/EtkiNotlar
Dur-Başla TekniğiCinsel uyarılma doruğa yaklaşırken aktiviteyi durdurun, boşalma hissi geçince tekrar başlayın. Birkaç kez tekrarlayın.  Boşalma eşiğini tanımayı ve kontrol etmeyi öğretir.  Sabır ve pratik gerektirir. Partner desteği önemlidir.  
Sıkma TekniğiBoşalma hissi geldiğinde penisin baş kısmını (glans) sıkın veya partnerin sıkmasını sağlayın, ereksiyonun bir kısmı kaybolana kadar tutun.  Boşalma refleksini ertelemeye yardımcı olur.  Doğru uygulama için uzman yönlendirmesi önemlidir.  
Pelvik Taban Kas Egzersizleri (Kegel)İdrar tutma kaslarını sıkın, 3 saniye tutun ve gevşetin. Günde 3 set halinde 10 tekrar yapın.  Boşalmayı kontrol eden kasları güçlendirir, ejakülasyon kontrolünü artırır.  Düzenli ve doğru uygulama için fizyoterapist veya uzman yardımı alınabilir.  
İlişki Öncesi MastürbasyonCinsel birleşmeden 2-3 saat önce mastürbasyon yaparak boşalın.  Penisin duyarlılığını azaltarak cinsel birleşme sırasında boşalmayı geciktirir.  Aşırıya kaçmamak önemlidir.
Pozisyon DeğişiklikleriCinsel birleşme sırasında erkeğin pozisyonunu değiştirerek uyarımı azaltın.  Boşalmayı geciktirmeye yardımcı olabilir. Bazı pozisyonlar daha az uyarım sağlar.  Kadınların daha hızlı orgazma ulaşabileceği pozisyonlar tercih edilebilir.  
Prezervatif KullanımıCinsel birliktelik sırasında özellikle kalın veya geciktirici etkili prezervatifler kullanın.  Penis duyarlılığını azaltarak boşalmayı geciktirir.  Geciktirici jelli prezervatifler ek fayda sağlayabilir.  

5.2. Psikolojik Terapiler

Psikolojik faktörler (stres, kaygı, depresyon, ilişki sorunları) erken boşalmanın önemli nedenleri arasında yer aldığından, psikolojik tedavi sıklıkla gereklidir.  

  • Cinsel Terapi (Bireysel ve Çift Terapisi): Erken boşalma tedavisinde en sık uygulanan ve en etkili yöntemlerden biridir. Bu terapi, cinsel terapi alanında eğitimli bir psikiyatrist veya psikolog eşliğinde yapılır. Cinsel terapi seanslarına kişi tek başına başvurabileceği gibi, partnerle birlikte yapılması da mümkündür; partnerle birlikte gerçekleştirilen seanslarda başarı oranlarının daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Terapi, cinsel beklentiler, ilişki dinamikleri, iletişim becerileri ve gevşeme yöntemleri üzerine odaklanabilir.  
  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): BDT, negatif düşünce kalıplarını ve davranışları değiştirerek performans kaygısını azaltmaya ve cinsel ilişki sırasında daha iyi kontrol sağlamaya yardımcı olur. Stres yönetimi teknikleri de BDT kapsamında öğretilebilir, böylece bireylerin genel kaygı düzeyleri düşürülerek cinsel performansa olumlu etki sağlanır.  
  • İletişim Becerilerinin Geliştirilmesi: Partnerler arasında açık ve dürüst iletişim kurmak, karşılıklı beklentileri ve ihtiyaçları belirtmek, erken boşalmanın iyileşmesine önemli katkı sağlar. Partnerin empati ve destek göstermesi, bu durumun düzelene kadar sabırlı davranması ve cinsel terapilere birlikte katılması tedavi sürecinde kritik rol oynar.  

Çift terapilerinde gözlemlenen yüksek başarı oranları , erken boşalmanın sadece bireysel bir sorun olmaktan öte, paylaşılan bir ilişkisel zorluk olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu durum, partnerlerin birlikte sürece dahil edilmesinin, iletişimin güçlendirilmesinin ve karşılıklı desteğin, daha sürdürülebilir ve tatmin edici sonuçlar elde etmek için ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Psikolojik terapiler, sadece semptomları yönetmekle kalmayıp, aynı zamanda altta yatan sıkıntı nedenlerini çözmeyi, özgüveni artırmayı ve ilişki bağlarını güçlendirmeyi hedefleyerek daha derin ve kalıcı bir iyileşme sağlamaktadır.  

5.3. Farmakolojik Müdahaleler (İlaç Tedavisi)

İlaç tedavisi, özellikle davranışsal yöntemlerle yeterli sonuç alınamayan veya altta yatan biyolojik nedenleri olan durumlarda tercih edilir. Herhangi bir ilaç tedavisine başlamadan önce mutlaka bir doktora danışılmalıdır.  

  • Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri (SSRI’lar):
    • Etki Mekanizması: Beyindeki serotonin seviyelerini artırarak ejakülasyonu geciktirmeye yardımcı olur ve cinsel uyarılara duyarlılığı azaltır. Serotonin, boşalma refleksinin düzenlenmesinde önemli bir nörotransmitterdir.  
    • Dapoksetin: Erken boşalma için özel olarak onaylanmış tek SSRI’dır ve hızlı etki gösterir. Genellikle cinsel birleşmeden 1-3 saat önce alınır. Kısa sürede kanda pik seviyeye ulaşır ve vücudu terk eder, bu da günlük kullanım gerektirmemesi nedeniyle yan etkilerin daha sınırlı olmasına yol açar.  
    • Diğer SSRI’lar (Paroksetin, Sertralin, Fluoksetin, Sitalopram, Essitalopram): Genellikle depresyon tedavisinde kullanılan bu ilaçlar, erken boşalma tedavisinde “off-label” (endikasyon dışı) olarak kullanılır. Günlük olarak alındığında, etkileri 1-3 hafta sonra görülmeye başlar ve kullanıldığı sürece devam eder.  
    • Yaygın Yan Etkiler: Bulantı, baş dönmesi, baş ağrısı, uykusuzluk veya uyuklama, yorgunluk, terleme, esneme, libido azalması, erektil disfonksiyon, anorgazmi veya anejakülasyon. Dapoksetin ile bayılma ve düşük kan basıncı riski bildirilmiştir.  
    • Dapoksetin’in on-label ve on-demand kullanımına karşılık, diğer SSRI’ların off-label ve günlük kullanımı arasındaki fark, klinik uygulamada önemli bir ayrım oluşturur. Günlük SSRI kullanımı daha yüksek sistemik yan etki yükü ve kesilme sendromu riski taşıyabilir , bu da hasta uyumunu etkileyebilir. Dapoksetin ise daha hedefe yönelik bir yaklaşım sunarken, doğru zamanlamayı gerektirir. Bu durum, farmakolojik seçeneklerin hasta özelinde dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini göstermektedir.  
  • Trisiklik Antidepresanlar (TCA’lar):
    • Etken Madde Örneği: Klomipramin.  
    • Etki Mekanizması: Beyindeki serotonin ve norepinefrin seviyelerini etkileyerek boşalma süresini uzatabilir. Genellikle off-label kullanılır.  
    • Yaygın Yan Etkiler: Ağız kuruluğu, kabızlık, uyuklama, baş dönmesi, artmış kalp atışı (taşikardi), bulanık görme, kilo alma, cinsel işlev bozukluğu (erektil disfonksiyon ve libido kaybı). TCA’lar, SSRI’lara göre daha geniş ve potansiyel olarak daha ciddi yan etki profiline sahip olabilirler.  
    • TCA’ların daha geniş ve potansiyel olarak daha ciddi yan etki profili , onları ilk basamak tedavide daha az tercih edilen bir seçenek haline getirmektedir. Bu durum, reçete eden hekimin, özellikle Dapoksetin gibi daha hedefe yönelik ilaçların varlığında, risk-fayda analizini dikkatle yapmasının önemini vurgulamaktadır.  
  • Lokal Anestezikler (Krem/Sprey):
    • Etken Madde Örnekleri: Lidokain-Prilokain içeren kremler.  
    • Etki Mekanizması: Penise uygulandığında duyusal uyarıları azaltarak peniste geçici duyu kaybı oluşturur ve böylece boşalmayı geciktirir. Genellikle cinsel ilişkiden 10-30 dakika önce uygulanır ve partnerde uyuşmayı önlemek için çıkarılması önerilir.  
    • Yaygın Yan Etkiler: Geçici uyuşma veya duyarlılık kaybı (cinsel zevki azaltabilir), partner aktarımı (partnerin zevkini azaltabilir), alerjik reaksiyonlar (kaşıntı, kızarıklık, yanma). Bazı jellerin kötü kokusu hoşnutsuz bir ortam yaratabilir.  
    • Lokal anestezikler, penis duyarlılığını doğrudan azaltarak anında bir çözüm sunar. Ancak, hem birey hem de partner için cinsel zevkte potansiyel azalma riski , kontrol ile duyusal deneyim arasında bir denge kurulması gerektiğini göstermektedir. Bu durum, doğru uygulama teknikleri ve cinsel haz beklentilerinin yönetilmesi konusunda hasta eğitiminin önemini vurgular.  
  • Fosfodiesteraz-5 (PDE5) İnhibitörleri:
    • Etken Madde Örnekleri: Sildenafil, Tadalafil, Vardenafil, Avanafil.  
    • Etki Mekanizması: Öncelikle erektil disfonksiyon (ED) tedavisinde penise kan akışını artırarak ereksiyon kalitesini iyileştirmek için kullanılırlar. PE’ye doğrudan etki etmeseler de, ED ile birlikte görülen durumlarda ereksiyon kalitesini artırarak ve performans kaygısını azaltarak dolaylı yoldan erken boşalmaya yardımcı olabilirler. Ayrıca boşalma kontrolünü etkileyen nörotransmitterleri modüle edebilecekleri de belirtilmiştir.  
    • Dozaj Notları: Genellikle cinsel ilişkiden 1-2 saat önce alınır. Tadalafil 36 saate kadar etki gösterebilir ve sık cinsel aktivite bekleyenler için günlük düşük dozda da kullanılabilir. Sildenafil yağlı gıdalar ve alkolle etkileşebilir, aç karnına alınması önerilir; Tadalafil ise bu tür etkileşimlerden etkilenmez.  
    • Yaygın Yan Etkiler: Baş ağrısı, yüzde kızarma, çarpıntı, burun tıkanıklığı, hazımsızlık/mide bulantısı, sırt ve kas ağrıları, baş dönmesi, görme bozukluğu. Nadiren ani görme/işitme kaybı, priapizm (4 saatten uzun süren ağrılı ereksiyon) ve kalp sorunları gibi ciddi yan etkiler görülebilir.  
    • Kontrendikasyonlar: Nitrat içeren ilaçlarla birlikte kullanımı kesinlikle yasaktır, çünkü ciddi hipotansiyona ve ani ölüme yol açabilir. Şiddetli kalp, karaciğer veya böbrek rahatsızlığı olanlar dikkatli olmalıdır.  
    • PDE5 inhibitörleri doğrudan erken boşalma tedavisi olmasa da, erken boşalmanın erektil disfonksiyonla birlikte görüldüğü durumlarda önemli bir rol oynarlar. Bu durum, eşlik eden cinsel işlev bozukluklarının doğru teşhis edilmesinin ve tedavi edilmesinin önemini vurgular. Nitratlarla etkileşime girme riski, bu ilaçların kullanımında mutlak tıbbi danışmanlığın ve dikkatli bir değerlendirmenin hayati önem taşıdığını göstermektedir.  
  • Tramadol:
    • Etki Mekanizması: Opioid analjeziği olarak ejakülasyonu geciktirir. Serotonin ve norepinefrin seviyelerini artırarak etkisini artırabilir. Off-label kullanılır.  
    • Yaygın Yan Etkiler: Uyuklama, baş dönmesi, bulantı, kabızlık. Uzun süreli kullanımda bağımlılık riski taşır.  
    • Tramadol’ün off-label bir tedavi seçeneği olarak belirtilmesi, bağımlılık riski gibi önemli bir güvenlik endişesini beraberinde getirmektedir. Bu durum, Tramadol’ün kullanımının son derece kısıtlı olması ve diğer, daha güvenli seçenekler başarısız olduğunda ancak dikkatli bir risk-fayda değerlendirmesiyle düşünülmesi gerektiğini göstermektedir.  
  • Diğer İlaçlar ve Kombinasyon Tedavileri:
    • Alfa blokerler ve bazı ağrı kesiciler de erken boşalma tedavisinde kullanılabilir.  
    • Kombinasyon Tedavileri: SSRI’lar ile PDE5 inhibitörleri veya topikal anestezikler ile oral ilaçların kombinasyonu, tek başına tedavilere göre daha iyi sonuçlar verebilir. Özellikle hem erken boşalma hem de erektil disfonksiyonu olan erkeklerde bu kombinasyonların daha etkili olduğu çalışmalarla gösterilmiştir. Tramadol ve SSRI kombinasyonu da bazı erkeklerde faydalı olabilir.  
    • Kombinasyon tedavilerinin tek başına ilaç kullanımına göre daha iyi sonuçlar vermesi , karmaşık vakalarda kişiye özel, çoklu ilaç yaklaşımlarının önemini ortaya koymaktadır. Bu durum, tedavinin bireyin spesifik ihtiyaçlarına ve eşlik eden diğer cinsel işlev bozukluklarına göre uyarlanması gerektiğini göstermektedir.  

Table 3: Erken Boşalma Tedavisinde Kullanılan İlaçlar (Etki Mekanizması, Dozaj Notları, Yaygın Yan Etkiler)

İlaç Grubu/Etken MaddeEtki MekanizmasıDozaj Notları (Örnek)Yaygın Yan EtkilerKullanım Notları (Onaylı/Off-label, Kontrendikasyonlar)
SSRI’lar (Dapoksetin)Beyindeki serotonin seviyelerini artırarak ejakülasyonu geciktirir.  Cinsel birleşmeden 1-3 saat önce alınır.  Bulantı, baş dönmesi, baş ağrısı, uyuklama, libido azalması. Bayılma riski.  PE için özel onaylı tek SSRI. İhtiyaç halinde kullanılır.  
SSRI’lar (Paroksetin, Sertralin vb.)Serotonin geri alımını önleyerek etki eder.  Genellikle günlük oral tablet olarak alınır.  Yorgunluk, bulantı, terleme, esneme, libido azalması, erektil disfonksiyon.  PE için off-label kullanılır. Etki 1-3 hafta sonra başlar.  
Trisiklik Antidepresanlar (Klomipramin)Serotonin ve norepinefrin seviyelerini etkiler.  Dozaj belirtilmemiş.Mide bulantısı, ağız kuruluğu, kabızlık, yorgunluk, kilo alma, cinsel işlev bozukluğu. Taşikardi.  PE için off-label kullanılır. Daha geniş yan etki profili.  
Lokal Anestezikler (Lidokain-Prilokain)Penisin duyarlılığını azaltır.  Cinsel ilişkiden 10-30 dakika önce penise uygulanır, partnerde uyuşmayı önlemek için çıkarılır.  Geçici uyuşma/duyarlılık kaybı, partner aktarımı, alerjik reaksiyonlar.  Cinsel zevki azaltabilir. Prezervatif ile kullanımı önerilir.  
Fosfodiesteraz-5 (PDE5) İnhibitörleri (Sildenafil, Tadalafil)Penise kan akışını artırarak ereksiyon kalitesini iyileştirir.  Cinsel ilişkiden 1-2 saat önce alınır (Sildenafil); Tadalafil günlük veya 36 saate kadar etkili olabilir.  Baş ağrısı, kızarma, burun tıkanıklığı, hazımsızlık, kas ağrıları, baş dönmesi. Priapizm, ani görme/işitme kaybı riski.  Esas olarak ED için kullanılır, PE’ye dolaylı yardımcı olabilir. Nitratlarla kontrendikedir.  
TramadolOpioid reseptörlerine bağlanarak serotonin ve norepinefrin seviyelerini artırır.  Dozaj belirtilmemiş.Uyuklama, baş dönmesi, bulantı, kabızlık. Uzun süreli kullanımda bağımlılık riski.  PE için off-label kullanılır. Dikkatli kullanım gerektirir.  

5.4. Cerrahi Tedaviler

Erken boşalma genellikle ilaç, krem veya davranışsal uygulamalarla çözüldüğü için cerrahiye nadiren başvurulur. Cerrahi seçenekler genellikle diğer tedavi yöntemlerinin başarısız olduğu veya özel durumların söz konusu olduğu durumlarda değerlendirilir.  

  • Selektif Dorsal Nörotomi: Bu cerrahi yöntemde, penise giden sinirlerin kesilmesiyle penisin duyarlılığını azaltmayı ve böylece boşalmayı geciktirmeyi amaçlanır. Ancak bu yöntem geriye dönüşsüzdür ve peniste kalıcı his kaybına yol açabileceği için nadiren uygulanmaktadır.  
  • ESWT (Şok Dalga Tedavisi): Bazı hastalarda erken boşalma ile birlikte sertleşme problemi de varsa, ESWT tedavisi ile sertleşme sorunu çözülerek erken boşalma sorunu da dolaylı yoldan ortadan kalkabilir. Bu tedavi, penisteki kanlanmayı artırarak ereksiyon kalitesini iyileştirmeyi hedefler.  

Cerrahi müdahalelerin nadirliği ve geri döndürülemez doğası , tıbbi camianın öncelikle daha az invaziv ve geri dönüşümlü tedavi yöntemlerini tercih ettiğini göstermektedir. Bu durum, mevcut diğer tedavi seçeneklerinin etkinliğini ve güvenlik profilini vurgulamakta ve cerrahinin son çare olarak değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.  

5.5. Yaşam Tarzı Değişiklikleri ve Destekleyici Yaklaşımlar

Yaşam tarzı faktörleri, erken boşalmanın yönetiminde ve genel cinsel sağlığın iyileştirilmesinde önemli rol oynar. Bu yaklaşımlar, diğer tedavi yöntemlerini destekleyici niteliktedir ve bireyin genel iyi oluşunu artırmayı hedefler.  

  • Stres Yönetimi ve Gevşeme Teknikleri: Aşırı stres ve kaygı, erken boşalmayı tetikleyebileceğinden, stres yönetimi teknikleri ve gevşeme egzersizleri önemlidir. Sinir sistemini dinlendirici ortamlar bulunmak ve ruhu kemiren telaş duygusunu dağıtmak faydalıdır.  
  • Sağlıklı Beslenme ve Düzenli Egzersiz: Genel kan dolaşımını ve hormon dengesini iyileştirerek cinsel performansı olumlu etkiler. Yeterli ve kaliteli uyku da genel sağlık ve cinsel işlev için önemlidir.  
  • Alkol ve Sigara Tüketiminin Düzenlenmesi: Aşırı alkol ve sigara kullanımı cinsel sağlığı olumsuz etkileyebilir; bu maddelerin azaltılması cinsel performansta olumlu değişiklikler yaratabilir. Düşük doz alkolün erken boşalmayı önleyebileceği yönünde bir görüş olsa da, yüksek dozların ereksiyonu engelleyebileceği belirtilmiştir.  
  • Partnerle Açık İletişim ve Karşılıklı Destek: Erken boşalma sorununu partnerle açıkça konuşmak, empati ve anlayış göstermek, sabırlı davranmak ve cinsel terapilere birlikte katılmak, tedavi sürecinde motivasyonu ve uyumu güçlendirir. Bu, sorunun üstesinden gelmek için zaman ve çaba gerektiren bir süreçte çiftin birbirine destek olmasını sağlar. Partnerlerin birbirine karşı sağlıklı ve uyumlu düşünceler beslemesi, iletişim eksikliğinin gelişmesine izin vermemesi önemlidir.  

Partner iletişimi ve desteğinin yaşam tarzı değişiklikleri ve destekleyici yaklaşımlar arasında sürekli vurgulanması , cinsel ilişkinin sosyal ve duygusal bağlamının, erken boşalma tedavisinin başarısında aktif bir belirleyici olduğunu göstermektedir. Bu durum, tedavinin sadece klinik müdahalelerle sınırlı kalmayıp, çiftin dinamiklerini de kapsadığını ve bu sayede daha bütüncül bir iyileşme sağlandığını ortaya koymaktadır.  

6. Sonuç: Tedavi Edilebilir Bir Durum ve Uzman Desteğinin Önemi

Erken boşalma, erkeklerde yaygın görülen, ancak güncel tıbbi ve psikolojik yaklaşımlarla etkili bir şekilde tedavi edilebilir bir cinsel işlev bozukluğudur. Tedavi edilmediğinde, bireyin ruhsal sağlığını, özgüvenini ve partnerle olan ilişkilerini ciddi şekilde olumsuz etkileyebilir, hatta boşanma sebebi bile olabilir.  

Tedavi yaklaşımları, davranışsal tekniklerden psikolojik terapilere, farmakolojik müdahalelerden yaşam tarzı değişikliklerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. En etkili sonuçlar genellikle multidisipliner bir yaklaşımla, yani üroloji/androloji, psikiyatri ve cinsel terapi uzmanlarının iş birliğiyle elde edilir. Bu bütüncül yaklaşım, erken boşalmanın karmaşık doğasını ele alarak hem fiziksel hem de psikolojik faktörleri kapsar.  

Her bireyin durumu farklı olduğundan, kişiye özel bir tedavi planı oluşturulması esastır. Utanma veya çekinme nedeniyle doktora başvuruyu geciktirmek, sorunun daha da kötüleşmesine yol açabilir ve tedavi sürecini uzatabilir. Erken boşalma şikayeti ile başvuran hastaların bazılarında tiroid hormon yüksekliği gibi altta yatan tıbbi durumlar saptanabilmektedir. Bu nedenle, erken boşalma belirtileri yaşayan kişilerin zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurarak uzman desteği alması büyük önem taşımaktadır. Profesyonel yardım arayışı, bu yaygın sağlık sorununun üstesinden gelmek ve bireyin cinsel yaşam kalitesini yeniden kazanmak için atılacak en önemli adımdır.  

, ,
Benzer Yazılar
Latest Posts from MAXI SAĞLIK